Share

Çelik, “ErbaÅŸ’a Yapılan Haksız Saldırıları Kınıyoruz”

Görüntünün olası içeriği: 1 kişi, gözlük, yakın çekim ve açık hava
Sivil Toplum Hareketi (STH) İzmir İl BaÅŸkanı ve Ege Bölge Koordinatörü İlhan Çelik, Diyanet İşleri BaÅŸkanı Ali ErbaÅŸ’a yapılan haksız saldırıları kınadığını açıkladı.

Çelik yaptığı yazılı açıklamada, “Diyanet İşleri BaÅŸkanı Ali ErbaÅŸ’ın Ankara Hacı Bayram-ı Veli Camiinde, ‘Ramazan: Sabır ve İrade EÄŸitimi’ konulu Cuma hutbesinde, Yüce Dinimiz İslam’ın insan fıtratına mugayir habis iliÅŸkilerle ilgili; “Ey insanlar! İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. LûtîliÄŸi; eÅŸcinselliÄŸi lanetliyor.’’ emrini biz Müslamanlara iletmesinden rahatsızlık duyarak adeta sapık azgın azınlığın sözcülüğüne soyunan İHD ve Ankara Barosunun Diyanet İşleri BaÅŸkanımız hakkında yayınlanan birdiriyi kesin ve kati bir dille lanetlediÄŸimizi ve kınadığımızı bildirmek isteriz” dedi.

KONUNUN YAKINDAN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ
Çelik sözlerine şöyle devam etti ,” Ülke ve dünya gündemi neredeyse daha önce benzeri görülmemiÅŸ virüs belasıyla mücadeleye odaklanmışken, Diyanet İşleri BaÅŸkanlığına kanunla tevdi edilmiÅŸ; İslam Dininin inançları, ibadet ve ahlak esasları ile ilgili ÅŸeyleri yürütmek, din konusunda toplumu aydınlatmak.  Aile, kadın, gençlik ve toplumun diÄŸer kesimlerine yönelik dini konularda aydınlatma ve rehberlik yapmak. Cami ve mescitler ile diÄŸer mekanlarda her türlü vasıtadan yararlanarak toplumu dini konularda bilgilendirmek, BaÅŸkanlığın hizmet alanlarında irÅŸat, rehberlik yapmak görevleri görmezden gelinerek veya hiçe sayılarak, yaÅŸadığı ülkenin toplumunun dini deÄŸerleriyle asla örtüşmeyen ve kabul edilemez nefret diliyle yazılan bildirinin zamanlamasının manidar ve bir o kadar da tehlikeli olduÄŸunu görüyoruz. Fikrimiz o dur ki; İslamın sancaktarlığını yapan ülkemizin pandemi karşısında dünyaya örnek tutumu ve aksiyonu derdi Türkiye nezdinde İslam olanların ülke içerisindeki uzantılarını harekete geçirmiÅŸ olduÄŸu yönündedir. Şüphesiz bu mihrakların asıl amacı ne azgın bir azınlığın yaÅŸam hürriyeti ne de düşünce özgürlüğüdür. Zira bu meyanda ülkemiz, baÅŸka hiçbir ülkenin koÅŸulsuz kabul etmediÄŸi ‘’İstanbul SözleÅŸmesini’’ ve ‘’CEDAW Protokolünü’’ hayata geçirerek aileyi ve toplumu ifsat eden bu azgın azınlığa sahip olmaması gereken hakları da tanımış bir ülkedir. Hal böyleyken milletimizin en önemli birleÅŸtirici gücü İslam’ın hedef alındığı aleni ortadadır. Diyanet İşleri BaÅŸkanımızın görevini yapmasından ötürü eleÅŸtirmeleri ve hedef göstermeleri TCK’nın 122, 125, 216 ve 131’inci maddeleri uyarınca, halkı kin ve düşmanlığa tahrik ederek veya aÅŸağılayarak toplumda nefret ve ayırımcılığa yol açarak kamu çalışanına görevinden dolayı alenen hakaret suçudur. Sonuç olarak bu rezilliÄŸe ve hadsizliÄŸe bahis ilgili baro ve dernekleri cesaretlendiren, açıklamalarına meÅŸru zemin teÅŸkil eden uluslararası sözleÅŸme ve protokollerin derhal iptalini, toplumun temel dinamiÄŸini oluÅŸturan aile yapımıza uygun; ülkenin milli ve temel deÄŸerleriyle örtüşen kanunları bir an önce hayata geçirerek neslin koruma altına alınmasını ve yasalarla sabit iÅŸlenen suç karşısında bağımsız Türk Yargısının harekete geçmesini beklemekle birlikte, konunun yakından takipçisi olacağımızı bildiriyor, yapılan bu saldırı karşısında sessiz kalmayan aziz milletimize şükranlarımızı sunuyoruz”

Leave a Comment